Sultani Çekirdeksiz Üzümü'nde 2025-2026 Sezonunun Açılışı ve Geleneksel İlk Çekirdeksiz Üzüm Töreni Gerçekleştirdi

21 Ağustos 2025 Perşembe
Manisa Ticaret Borsasında düzenlenen törene Vali Vahdettin Özkan, Manisa Milletvekilleri Erkan Akçay ve Ahmet Mücahit Arınç, önceki dönem Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pekdemirli, Manisa İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral İlhan Şen, kurum müdürleri, siyasi parti temsilcileri ve üzüm üreticileri katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende, üzümün tarihsel serüvenini anlatan bir video sunumu yapıldı. Ardından geleneksel olarak düzenlenen ilk kuru üzüm alım töreni gerçekleştirildi.
Saruhanlı İlçesi Koldere Mahallesinden üzüm üreticisi Ertan Barak tarafından üretilen ilk ürün, sembolik açık artırmada kilogramı 3 bin 500 TL’den Manisa Ticaret Borsası tarafından satın alındı.
Törende konuşan Borsamız Yönetim Kurulu Başkanı Sadık Özkasap; “Geleneksel olarak borsamız tarafından her yıl düzenlenen Manisa Sultani Çekirdeksiz Üzümü’nün yeni sezon açılışını simgeleyen ilk kuru üzümün borsamıza gelişiyle gerçekleştirdiğimiz 2025–2026 sezonu ilk çekirdeksiz kuru üzüm törenimize gösterdiğiniz çok değerli ilgi için teşekkür ediyorum.
Hepiniz hoş geldiniz.
Bu sezon, Manisa Sultani Çekirdeksiz Üzümü üretiminde ne yazık ki kolay bir süreç geçirmedik. Ülkemizin büyük bölümünü etkisi altına alan şiddetli zirai don felaketi Manisa’mızda da meyve üretim alanlarında ciddi verim kayıplarına ve maddi zarara yol açmıştır. Başta umut vadeden sezon beklentilerimiz bu doğal afet nedeniyle büyük ölçüde sekteye uğramıştır. Küresel iklim değişikliğinin tarım üzerindeki etkisi artık inkâr edilemez bir boyuta ulaşmıştır. İklimsel dengesizliklerin bu denli belirgin hale gelmesi tarımsal üretimimizi doğrudan tehdit etmektedir. Bu yıl, pek çok bağ alanımız ve üreticimiz, ciddi düzeyde zarar görmüştür. Bu durum doğal olarak rekoltemizi olumsuz etkilemiştir. Don sonrası verim düşüşü ve ekonomik kayıplar ihracat potansiyelinde azalma sektörü birçok açıdan sıkıntıya sokmuştur. Biz, tüm bu zorluklara rağmen bu yıl da törenimizde sizlerle birlikte geleneğimizi sürdürmekten gurur duyduk. Çünkü biliyoruz ki; Toprağına küsmeyen, elindekine şükrederek ve umutla mücadele etmeye devam eden, her şart altında üretmekten vazgeçmeyen, ailesi, ülkesi ve milleti için alın teri döken üreticimizin taleplerini ilgili kurumlara iletip çözüm yolları aramaya devam etmek bizim en önemli görevlerimizdendir. Bu azim ve kararlılık sayesinde bugün hâlâ, Türkiye’nin en büyük üzüm üretim merkezlerinden biri olarak Türkiye’de yaklaşık 800 bin dekar alanda çekirdeksiz kuru üzüm üretiyoruz ve bu üretimin %90’ı, Manisa il sınırları içerisindedir. Geçen seneye göre bağda az ürün olmasına rağmen bağını gözü gibi bakan üreticilerimiz, bu toprağa olan bağlılıklarını ve inançlarını, her gün yeniden göstermektedir ki yaklaşık 50 bin aile, geçimini bu topraklardan sağlamakta ve tüm olumsuzluklara rağmen dimdik ayakta durmaktadır.
Diğer taraftan, sevindirici olan, Manisa üreticilerimizin TARSİM sigortalılık oranıdır. Manisa genelinde, bağ alanlarımızın %54’ü sigortalıdır. Hasarın yoğun olduğu Saruhanlı ilçemizde ise bu oran %74’tür. Bu süreçte sadece sigortalı üreticiler değil, zirai don sigortası olmayan ancak Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı üreticilerimize yönelik olarak da bir destek mekanizması devreye alınmıştır. Tarım ve Orman Bakanı Sayın İbrahim Yumaklı’nın yaptığı açıklamada; “Üreticilerimizin zarar gören mahsulleri için yaptıkları harcamaları hasar oranında karşılayacağız. Tüm imkânlarımızla çiftçimizin yanında olmaya devam edeceğiz.” diye belirtmiştir. Bu zor dönemde üreticilerimize sağlanan bu destekler hem tarım sektörümüzün gücünü koruması hem de gelecek yıllarda yaşanabilecek benzeri risklere karşı sigortalılık bilincinin artması açısından son derece kıymetlidir. Ayrıca, bu zorlu sezonda sahada büyük bir titizlikle çalışan, üzüm rekolte tespit sürecine katkı sunan tüm kurumlarımıza ve alanında uzman temsilcilere teşekkür eder, emeklerinin sektörümüz için çok kıymetli olduğunu belirtmek isterim. Yakın zamanda sizleri temsilen bizim de içinde olduğumuz kuru üzüm rekolte tespit komisyonu çalışmalarını tamamlamış, raporlarını Tarım ve Orman Bakanlığımıza sunmuştur. Ancak şu gerçeği de söylemeden geçemem: Bu sezon bağlarımızdaki doğuşa bakarsak 300 bin ton’un üzerinde bir çekirdeksiz kuru üzüm potansiyelimiz vardı. Maalesef bunun önemli bir kısmını kaybettik. İl genelinde yapılan ilk değerlendirmelere göre tüm ürünlerde ortalama %40 ile %50 oranında zarar meydana gelmiştir. Özellikle rekoltede önemli yere sahip olan Saruhanlı başta olmak üzere, Şehzadeler ve Yunusemre ilçelerimizde verim kaybımız daha fazladır. Buna karşılık bu sezonda, yaş üzüm üreticisi fazla olan ve don zararının daha az olduğu Alaşehir ve Sarıgöl ilçelerimiz kuru üzüm rekoltesi için kritik bölgelerimizdir. Dünyanın en önemli kuru üzüm üreticisi ve özellikle ihracat alanında rekabet içinde olduğumuz ülkeler Güney Afrika, İran, Çin ve Özbekistan’dır. Üretim, iç ticaret ve ihracat verileri incelendiğinde; Sektörel kayıt ve raporlama sistemine göre, 2024–2025 sezonu, 31 Ağustos tarihinde tamamlanacak ve 1 Eylül itibarıyla yeni sezona başlamış olacağız. Temmuz sonu müstahsilden alım tescili verileri Manisa ve ilçelerimiz dâhil olmak üzere, tüm ticaret borsalarımızda kayıtlara giren çekirdeksiz kuru üzüm miktarı 209 tondur. 16 Ağustos tarihli son ihracat raporuna göre ise; gerçekleştirilen 148 bin ton ihracat ile, ülkemize 528 milyon 486 bin dolar kazandırılmıştır. Bu yüksek ekonomik değerin arkasında; Üreticilerimizin alın teri, Tüccarlarımızın emeği, Sanayicilerimizin yatırımları, İhracatçılarımızın vizyonu ve Meslek kuruluşlarımızın koordineli çalışması yer almaktadır.
Tüm bu paydaşların, aynı kalkınma hedefi doğrultusunda sergilediği özverili çaba ve iş birliği, bu büyük başarının temelini oluşturmaktadır. Türkiye, kaliteli üzüm üretiminde, dünyada söz sahibi ülkeler arasında yer almaktadır. Bu anlamda biz Manisalılar da, bu kıymetli ürünün hem yurt içinde daha iyi tanıtılması ve iç piyasada tüketilmesi hem de halkımızın üzümün yüksek besin ve sağlık değerinden daha fazla yararlanması için, üzerimize düşeni yapmalıyız. Bu yıl, ayrıca bizim için çok anlamlı ve gurur verici bir yıldır. 1925 yılında kurulan Manisa Ticaret Borsamız, tam 100 yıldır, tarımın, ticaretin ve üretimin hizmetindedir. Bir asırlık tecrübe ve birikimle; Üreticilerimizle, tüccarlarımızla, Sanayicilerimizle birlikte çalışarak, Hem Manisa ekonomisine hem de ülkemiz tarımına katkı sunmaya devam ediyoruz. Bu anlamlı yılda, geçmişten aldığı güçle, geleceğe daha kararlı adımlarla yürüyen bir borsa olmanın haklı gururunu yaşıyoruz.
Sevgili Manisalılar, değerli konuklar, İklim koşulları, her yıl tarım ürünlerinin fiyatlarını belirleyen önemli bir faktördür. Ülke genelinde son 50 yılın en düşük yağışlarının görülmesiyle son dönemlerde yaşanan kuraklıklar, bizlere gösteriyor ki; aşırı rüzgarlar, aşırı hava sıcaklıkları ve buharlaşmanın artması, sadece tarım değil, içme ve kullanma suyu açısından da önemli sorunlar yaratacaktır. Bağlarımızın verimliliğini ve ürün kalitesini koruyabilmemiz için, su kaynaklarımızı daha bilinçli kullanmalı, kapalı basınçlı sulama sistemlerine geçişi hızlandırmalı, daha az suyla, daha fazla ürünü sulanmalı ve sürdürülebilir tarım uygulamalarına ağırlık vermeliyiz. Bu süreçte, hem üreticilerimizin, hem de ilgili kurumlarımızın göstereceği iş birliği, gelecekte yaşanabilecek daha büyük kayıpların önüne geçilmesinde kritik rol oynayacaktır. Manisa’mız gibi, tarımın kalbi olan ve Türkiye'de zeytin ve üzüm üretiminde 1. sırada olan bir bölgede, su yönetimi, artık bir tercih değil, zorunluluk haline gelmiştir. Bu kapsamda, Manisa’mızda yaptığımız çalışmalar, topladığımız veriler ve sahadan aldığımız geri bildirimlerle birlikte, çözüm önerilerimizi ve taleplerimizi, Tarım ve Orman Bakanımız Sayın İbrahim Yumaklı’ya iletmek üzere, kapsamlı bir dosya hazırlamış bulunmaktayız.
Konuşmamı tamamlarken; İlk hasadı borsamıza getirerek, bu ortak geleneğimizin yaşatılmasına sahip çıkan, üreticimiz Sayın Ertan Barak’a ve bugün, bağlarında ter döktükleri için burada bulunamayan, ancak ürettikleri mahsullerle, tarımsal ekonomimize kaynak sağlayan tüm çiftçilerimize, sonsuz teşekkürlerimizi sunuyorum. Türk ürünlerine duyulan güveni, uluslararası pazarda daha da pekiştiren, Manisa’mızın adını dünyaya duyuran, tüccarlarımıza ve ihracatçı üzüm işletmelerimize teşekkür ediyor, emeklerinin bereketli, kazançlarının bol olmasını diliyorum. 2025–2026 çekirdeksiz kuru üzüm sezonunun; Tüm üreticilerimiz, Tüccarlarımız, İhracatçılarımız, Manisa ve ülkemiz için, Hayırlı ve bereketli olmasını diliyor, Buraya gelerek bizleri şereflendiren herkese, Sevgi ve saygılarımı sunuyorum." Dedi.
AK Parti MKYK Üyesi ve Manisa Milletvekili Mücahit Arınç, "31 civarında coğrafi tescilli ürünlerimiz var. Birincisi bunun sayısını artırmak için mücadele etmemiz lazım. Coğrafi tescilli ürünlerimizin sayısını artırırken aynı zamanda Avrupa Birliği tescili için de müracaat etmemiz lazım. Şu an Manisa Mesir Macunu AB tescilini almış durumda. Sultani üzümümüz değerlendirme aşamasında, Kırkağaç kavunumuz da tescilini almış durumda. Yani bütün mücadelemizi şehrimizde yerel olarak verdiğimizi, ülkemizde ve aynı zamanda dışarıda da bu mücadeleyi tanıtım anlamında vermek zorundayız. Çünkü küresel bir dünyada yaşıyoruz. Bütün insanların birbirleriyle iklimli bir şekilde hareket ettikleri bir coğrafyada artık sadece kendimizden sorumlu değiliz." dedi.
MHP Manisa Milletvekili Erkan Akçay, "Manisa deyince akla önce üzüm, üzüm deyince de akla önce Manisa geliyor. Yurt dışına gittiğimizde Avrupa’da kahvaltıda ve yemeklerde Manisa’nın kuru üzümünü görmek mümkün ama biz iç tüketim olarak bunu yeterince tükettiğimiz, buna önem verdiğimiz, tanıtımını yeterince yaptığımız söylenemez. Bu konuda özellikle bir tanıtım organizasyonuna ihtiyacı olduğunu düşünüyorum." dedi.
Tarım ve Orman eski Bakanı Bekir Pakdemirli de, "Çiftçimizin çok ciddi bir emeği ve gayreti var. 500 milyon dolarları geçmişiz, yaş üzümle beraber 650 milyon dolarlara varan bir ihracat potansiyelimiz var. Türkiye’nin ihracatında tarım ürünleri normalde sanayi ürünlerine göre kilo bazına daha az yer tutar ama şükür ki artık milyar dolarlarla yarışan ürünlerimiz var. Türkiye de birçok üründe ihracatta güzel ve başarılıyız." dedi.
Manisa Valisi Vahdettin Özkan ise tarımın ekonomik olduğu kadar sosyal bir değer taşıdığını belirterek, “Alın teri döken çiftçilerimizin kıymetini bilmemiz gerekir. Çiftçilerimizin motivasyonunu artıracak, üretim azmini destekleyecek tüm araçları güçlü tutmamız şarttır. Tarımın sürdürülebilirliği açısından gençlerimizin kırsalda üretime yönelmesi büyük önem arz etmektedir” diye belirtti. Gediz Havzası’na yönelik hazırlanan eylem planına dikkat çeken Vali Özkan, “Sürdürülebilir tarım için su yönetimi, sağlıklı gıda güvencesi ve verimli toprakların gelecek nesillere bırakılması temel hedeflerimizdir” açıklamasında bulundu.